Neden iPhone – Neden Mac

Yıllarca  Windows kullandıktan sonra  kesin bir dönüşle Apple sistemlerine   ( Mac OS – iOS )  geçtim. ve uzun zamandır bilgisayar, telefon ve tablet tercihim hep Apple ürünleri oldu.

Özellikle son yapılan 12 Eylül tarihli Apple etkinliği ve Türkiye fiyatlarına getirilen fahiş zamlar sonrasında sosyal medyada iğrenç böbrek esprileri, çeşitli marka kıyaslamaları vs. nedeniyle bu yazıyı yazıyorum.

Gerek özel gerekse iş-okul gibi etkenlerle bilgisayar ve telefon kullanımım çok yoğun.

Windows kullanırken sorunlarla boğuşmaktan neredeyse iş yapamaz durumda kalıyordum. Bunu çoğu profesyonel kullanıcı yaşar, anlamsız dll hataları yordam hataları uyumsuzluklar vs.

En çok bu durum etkili olmuştur.

Sonrasında okulda stüdyoda MAC kullanılması, Pro Tools yazılımı diğer etkenler.

[highlight]Neden MAC[/highlight]

Benim bu saatten sonra bilgisayardan beklentim; açtığımda odaklandığım işi-eğlenceyi artık her neyse bunu sorunsuzca sunması.

Mesleğim gereği ses kaydı, miks, bazen video kurgu-montaj, müzik ve film arşivimi yönetmek

sonrasında sıradan internet surf, fotoğraf işleri, ofis uygulamaları ve sosyal medya işleri.

İşletim sistemi sorunsuz olmalı, kendi ekosistemine sahip olmalı.Senkron sorunu olmamalı, tüm cihazlarımda aynı deneyimi yaşatmalı.

Ortalama 8-10 saat baktığım ekran kaliteli olmalı ve iyi bir deneyim sunmalı,

(MacBook için,) hafif olmalı, bataryası 7-8 saat götürebilmeli

(iMac için) bağlantı opsiyonları fazla olmalı

Kullandığım diğer cihazlarla (telefon notebook,tablet) dosya alışverişi yapabilmeli.

Telefon : İletişim seçenekleri (facetime-wi-fi arama vs) ,iyi derecede fotoğraf çekebilmeliyim, akıcı bir işletim sistemi olmalı,sosyal medya uygulamalarında sorunsuz olmalı,Ses kaydı iyi olmalı, çeşitli müzik ve analiz uygulamalarını desteklemeli, harici ekipman bağlantı desteği olmalı.

Uzun süreli güncelleme desteği olmalı. ( Apple en az 5 yıl güncelleme sunuyor)

Tercihlerim;

Masaüstü olarak iMac tercih ettim.27″

NoteBook olarak MacBook Pro 13″

Tabletim : iPad

Telefon . iPhone

—

Benim bu tercihlerimde en belirleyici etken “EKOSİSTEM” oldu.

Öncelikle cihazlar arası senkron konusunda Apple ürünleri gibisi maalesef yok. Tüm yazlımları birbiriyle uyumlu, bulut sistemi çok iy tasarlanmış, müzikten fotoğrafa herşeyi senkron edebilmek çok güzel. Hatta iMac ve Macbook’un masaüstü, belgelerim klasörleri dahil senkronlu kullanıyorum.

Sadece iPhone kullanan, bilgisayar kısmında windows veya başka sistemler ile çalışanların bunu hemen anlamasını beklemiyorum.

Cihazlar arasında dosya paylaşımı “AirDrop” bir harika. Hem çok hızlı hem sorunsuz.

Telefon aramalarını ve mesajları hangi cihaz yanımdaysa ondan yapmak veya yanıtlamak çok keyifli, örneğin telefonum diğer odadayken gelen çağrıyı  iMac ten yanıtlıyor veya macbook üzerinden telefon edebiliyorum, veya iPad ile mesaj gönderebiliyorum.

“Devamlılık” paha biçilmez bir kolaylık, Pages (Apple ‘ın kelime işlemcisi) ile bir belge yazarken ara verip daha sonra macbook veya tabletle devam edebiliyorum belgeye. Örnekler çoğaltılabilir.

Müzik ve Film – Dizi arşivim iTunes’a emanet. Apple Müzik abonesi olduğumdan beri çok gerekli, arşivlik olmadıkça neredeyse albüm almadım. Apple müzikten bir albümü iTunes arşivime ekliyorum sonra telefonumdan veya diğer cihazlarımdan dinleyebiliyorum, listeler oluşturuyorum bunlar da senkron oluyor. iTunes mağazasından aldığım,kiraladığım filmlerde aynı şekilde. Daha ne olsun. Üstelik indirmeye gerek kalmadan stream ile dinleyerek çok önemli olmayan albümleri HDD üzerinde tutmuyorum. Yer tasarrufu.

Fotoğraflar için iCloud arşivi kullanıyordum ama boyut fazla oluna 50 Gb drive alanı yetmemeye başladı ve bundan vazgeçtim, şimdi fotoğraf yayınım ile senkronluyorum ayrıca Google Photos ‘u da ek olarak kullanıyorum. Paylaşılan albümler ile 5000 fotoğrafı drive alanınıza dokunmadan bir başkasına gönderebilmek , ortak albümler oluşturmak çok keyifli.

Ajanda kısmı çok önemli, takvimlerim, notlarım ve anımsatıcılarım sürekli senkronlu. iCloud çok başarılı. E-Posta için genel adres olarak gmail kullanıyorum ama özelde iCloud (eski olduğumdan benim adresim @me.com) kullanıyorum. Mail alias özelliğiyle oluşturduğum adresleri site aboneliklerinde ıvır zıvır yerlerde kullanıyorum ve e-posta trafiğine , spam maillere maruz kalmıyorum.
Dikte tüm cihazlarda çok iyi çalışıyor.

Siri ile çok iyi anlaşıyoruz. Hatta son çıkan iOS12 kestirmeler özelliğini (WORKLOW uygulamasını Apple satın almadan önce kullanıyordum) çok verimli kullandığımı düşünüyorum.

Metin okuma çok başarılı ama bence bu konuda Google ve Microsoft’un sesleri biraz daha iyi.

Haritalar konusunda ben ısrarla kullanıyorum ama Google bu konuda daha iyi. Haritalarda düzeltme, yer ekleme gibi durumlarda bildirim gönderdiğimde 24 saat içinde çözülüyor. Bu da beni sevindiriyor.

Müzik uygulamalarında DAW yazılımları şimdilik sorunsuz çalışıyor tabii windows ta olduğu kadar korsan yazılım bulunmuyor, en çok ihtiyacım olanları zaman içinde satın alarak bu sorunu bir ölçüde çözdüm. Zaman zaman demo versiyonlar kullanıyorum ev stüdyomdaki işlerime yetiyor.

Buraya kadar yazdıklarım kendimce çözüm ve değerlendirmelerim;
Siz de en iyisi hangisi diye sağa sola sormak yerine neye ihtiyacınız olduğuna karar vererek başlayabilirsiniz.

Bu ihtiyaçlarınız doğrultusunda kendi ekosisteminizi oluşturarak mutlu mesut bir dijital deneyim yaşayabilirsiniz.

[highlight]Tavsiyeler : [/highlight]

Üniversitelerin bir çoğu belli bir platform ile anlaşmalı. Bizim üniversitemiz Microsoft Office 365 platformu ile çalışıyor.
O kadar faydalı bir platform olmasına rağmen gerek öğrenciler gerek personel pek ilgili değil. Oysa ki kişi başına 1TB disk alanı, e-posta hizmeti, Office yazılımlarının tamamı ve microsoft un birçok platformunu ücretsiz sunuyor.Yani 4 yıl okuyan bir öğrencinin bu alandaki yedeklemeden iletişime kadar tüm ihtiyacını karşılayabilir, eğer öğretim elemanıysanız ders notlarınızdan sunumlarınıza herşeyi burada tutarak öğrencilerinizle paylaşabilirsiniz.

Bazı üniversiteler (özel olanlar) Apple ile anlaşmalı Apple Education programı ile çözüm sağlıyor.

Bazıları Google altyapısını kullanıyor. Hepsi ortalama aynı şeyleri sunuyor.

Kişisel kullanım için de durum aynı. Eğer Android bir telefon kullanıyorsanız doğal olarak Google ekosistemine dahil olmanız sizin için hayatı kolaylaştıracak, ofis işleriniz için microsoft kullanabilirsiniz.

Neye ihtiyacınız olduğuna karar vermek anahtar.