Müzik Teknolojileri

The Man Who Knew Infinity (Sonsuzluk Teorisi)

mwki2Ramanujan söylediyse doğrudur

Bu hafta izlediğim filmler içinden tavsiye edebileceğim film The Man Who Knew Infinity. Türkçe ismi Sonsuzluk Teorisi olarak çevrilmiş ve yayınlanmış.

Srinivasa Aiyangar Ramanujan isimli dahi bir matematikçinin yaşamını anlatan film biyografi türünü sevenlerin hoşuna gidebilir.

Fazla spoiler vermeden konusuna değinecek olursak ;

Hindistan’ın Madras kentinde yoksulluk içinde büyüyen Srinivasa Ramanujan Iyengar, Birinci Dünya Savaşı sırasında Cambridge Üniversitesi’ne giriş hakkı kazanır. Profesör G. H. Hardy rehberliğinde, Iyengar matematiksel teorinin öncülerinden olacaktır. Filmde gerçekte yaşamış olan matematikçi Srinivasa Ramanujan Iyengar’ın gerçek hikayesi anlatılıyor.

Filmin resmi sitesi ŞURADA

IMDB Bağlantısı ile BURADA

Trailer

 

Srinivasa Aiyangar Ramanujan (Wikipedi)

mathematical-genius-srinivasa-ramanujan-652x400-3-1443443542

Güney Hindistan‘da Madras‘a yakın bir şehirde, kast sisteminde en yüksek tabaka olan Brahman bir ailede doğar. Ailesinin maddi durumu pek iyi değildir. Vefatından çok daha sonra hakkında bir kitap yazan abisi çok zor ve gururlu bir çocuk olduğunu söylüyor. Matematiğe olan ilgisi çok küçük yaşından göstermiş kendini. Çok çabuk hesap yapabilen, okula başladığı ilk yıllarda ödüller kazanan bir çocukmuş.

Matematiğe olan ilgisi, ve sadece matematiğe ve matematikle ilgili olan derslere merakı üniversiteye girmesine engel. Dinsel sebeplerden ötürü biyoloji dersine girmeyi reddetmiş.

Evden kaçmayı denemiş, üniversite değiştirmiş, diğer derslerden yine kaldığı için burs hakkını kaybetmiş. Sonunda içine kapanık olarak tabir edilebilecek birisi olmuş. İki yıl hiç dışarı çıkmadan eve kapatmış kendini. Bu zaman zarfında bir şekilde eline geçmiş olan ne herhangi bir açıklama, ne bir ispat bulunduran bir formül kitapçığını okumuş durmuş.

20 yaşına geldiğinde annesi onu evlendirmeye karar vermiş. Artık evli bir adam olduğunda evine ekmek getirmek için iş aramak zorunda kalmış. Pek dikkat, özen gerektirmeyen bir işe girmiş, boş vakitlerinde formüller yazıp çizmeye devam etmiş.

Bunları ilk kez 21 yaşında İngiltere’ye zamanın ünlü matematikçilerine göndermiş. Birkaç cevapsız mektuptan sonra Godfrey Hardy‘den cevap gelmiş. Hardy ve Littlewood ile birlikte Ramanujan’in gönderdiği bazı formüllerin ispatlandığını, ama diğerlerinin ispatlanamayacak kadar zor olduklarını farketmiş ve kendisini İngiltere’ye davet etmiş.

İlk başlarda yine dinsel sebeplerden ötürü ailesinin karsı çıkmasına rağmen (Brahmanların su üstünden geçme yasağı, yurtdışında uygulayamayacağı ritüel yemek talimatı vs.) onları ikna etmesini başarır ve 1913 yılında İngiltere’ye gider.

Hardy’nin yardımlarıyla Trinity College’de eğitimini en iyi şekilde tamamlar, birçok formül altına imzasını atar. Ramanujan bulduğu formüllere gece rüyasında kanlı harflerle duvara yazılı şekilde gördüğünü söyler, Hardy’ye bu formüllere ispatlamak ya da ispatlamaya çalışmak kalır.

Genç yaşında yakalandığı verem hastalığı sebebiyle 18 ayını bir sanatoryumda geçirmek zorunda kalır. Çıktıktan sonra kendini hem hastalığından ötürü, hem yalnızlıktan, memleket hasretinden, hem alışamadığı hava koşullarından, yemeklerden ötürü olsa gerek kendini o kadar kötü hisseder ki bir Londra metronun önüne atlayarak intihara teşebbüs eder, kurtarılır.

Tekrar hastaneye kaldırılır. Burada efsanevi 1729 hikâyesi yaşanır. Bu numara Hardy’nin kendisini ziyarete gelirken bindiği taksinin numarasıdır ve Ramanujan taksinin numarasına bakıp, ‘çok ilginç’ demiş. Büyük matematikçi Hardy, Ramanujan’ın neden söz ettiğini anlamamış ve ne demek diye çıkışmış. Aklını rakamlardan başka şeylerle meşgul etmeyen Ramanujan, 1729’un iki farklı biçimde iki sayının küplerinin toplamı olan en küçük sayı olduğu söylemiş:

17291231310393{\displaystyle 1729=12^{3}+1^{3}=10^{3}+9^{3}}

Ramanujan evine dönmek için I. Dünya Savaşının bitmesini beklemek zorunda kalır ve evine döndükten iki yıl sonra vefat eder.

Ölmeden önce bir eşitliği bulmuş ama ispatlamaya ömrü yetmemiş ve matematikçiler arasında şöyle bir inanç vardır. “Ramanujan söylediyse doğrudur

 

Kürşat Taydaş

Bir düşünür der ki : Adınızı söyledikten sonra kendinizi anlatmanız gerekiyorsa daha çok yolunuz var. (aslında bunu daha sert bir üslupla söylüyor) Gerisi sizde..... arayan bulur...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir